27 Şubat 2016 Cumartesi

A.BERTAN ECZANESİ

A.BERTAN ECZANESİ


A.BERTAN ECZANESİ

Posted: 27 Feb 2016 09:54 AM PST

Ezcane Adı:
A.BERTAN ECZANESİ
Yetkili:
ECZ. NESRİN BÜYÜKUNCU
İletişim TLF:
3246564
Adres:
Mücahitler Mh.(Primer Hastanesi Bitişiği-Medical Park Hastanesi Civarı) ŞEHİTKAMİL

Ulaşım Adresi ve Eczane Hakkında görüş ve önerileriniz Diğer Ziyaretçiler için Yararlı olabilir. Yorumlarınızla yön vermenizi dileriz. Teşekkürler

ADIBELLİ ECZANESİ

Posted: 27 Feb 2016 08:22 AM PST

Ezcane Adı:
ADIBELLİ ECZANESİ
Yetkili:
ECZ. AZAT DOĞU ADIBELLİ
İletişim TLF:
3607722
Adres:
Deniz Mh. 83039 Sk.(Üçler Halı Saha-M.Ali Özkara ASM) ŞAHİNBEY

Ulaşım Adresi ve Eczane Hakkında görüş ve önerileriniz Diğer Ziyaretçiler için Yararlı olabilir. Yorumlarınızla yön vermenizi dileriz. Teşekkürler

ADA ECZANESİ

Posted: 27 Feb 2016 08:14 AM PST

Ezcane Adı:
ADA ECZANESİ
Yetkili:
ECZ. N.NEVBER ÖZSARAÇ
İletişim TLF:
2718484
Adres:
Güzelvadi Mh. 9 Nolu Sk.N:1(Düztepe Cergibozan Mark.Ark) ŞAHİNBEY

Ulaşım Adresi ve Eczane Hakkında görüş ve önerileriniz Diğer Ziyaretçiler için Yararlı olabilir. Yorumlarınızla yön vermenizi dileriz. Teşekkürler

25 ARALIK DEVLET HASTANESİ

Posted: 27 Feb 2016 07:04 AM PST

Ezcane Adı:
25 ARALIK DEVLET HASTANESİ
Yetkili:
MEHMET ERKURT
İletişim TLF:
342-3381731 – 338 2525
Adres:
25 ARALIK DEVLET HASTANESİ Sarıgüllük mah. Fevzi Çakmak Bulvarı ŞEHİTKAMİL

Ulaşım Adresi ve Eczane Hakkında görüş ve önerileriniz Diğer Ziyaretçiler için Yararlı olabilir. Yorumlarınızla yön vermenizi dileriz. Teşekkürler

Hükümetten vatandaşa 3 müjde

Posted: 27 Feb 2016 02:39 AM PST

 

Hükümetten vatandaşa 3 müjde

 

Hukumetten-vatandasa-3-mujde

1- EV ALANA 15 BİN LİRA

Ev sahibi olmak kolaylaşıyor. Hükümet’in hayata geçirdiği konut hesabı uygulaması ile ev alanlara devlet de maddi katkı yapacak. Konut hesabı açıp asgari 3 yıl hesaba düzenli ödeme yapanlarakonut edinim tarihindeki birikimin yüzde 20’sine kadar devlet katkısı ödenecek. Devlet katkısı en fazla 15 bin lira olacak. 6 ay sonra yürürlüğe girecek yönetmelik ile konut desteği şöyle işleyecek:
* Konut hesabı bankaların yurt içi şubelerinde TL cinsinden mevduat veya katılım fonu hesabı olarak açılabilecek.
* Aileler 18 yaşından küçük çocukları için konut hesabı açabilecek.
* Hesaba bir defaya mahsus 30 bin liraya kadar topu ödeme yapılabilecek.
* Konut hesabına ilişkin ödemeler, aylık veya 3 aylık olarak düzenli ödeme şeklinde yapılacak. Düzenli aylık ödemelere ilişkin alt sınır250 lira, üst sınır 2 bin 500 lira olacak.
* Katılımcı aylık ödeme planını seçerse bir dönem içerisinde en fazla 3 defa, 3 aylık ödeme planını seçerse 1 dönem içerisinde en fazla 1 defa ödemeyi yapmayabilecek.
* Düzenli ödeme süresi 36 – 47 ay olanlar konut hesabındaki birikim tutarının yüzde 15’i 48 – 59 ay olanlar yüzde 18’i; 60 ay ve üzeri olanlar yüzde 20’si kadar katkı alacak.
* Devlet katkısı, konut edinim tarihindeki birikim esas alınarak hesaplanacak.

İLK EVİ OLMALI

* Katılımcının devlet katkısına hak kazanabilmesi için ‘Türk vatandaşı olması, 7 Nisan 2015 tarihi itibarıyla tamamı kendi adına kayıtlı konut sahibi olmaması, konut edinim tarihine kadar asgari 3 yıl konut hesabına düzenli ödeme yapmış olması’ gerekiyor.
* Katılımcının devlet katkısı almak için başvurduğu konut dışında 7 Nisan 2015’ten itibaren başka bir konut almaması isteniyor.

2- GENÇ ÇİFTÇİLERE 30 BİN LİRA HİBE

Refahı Türkiye’nin dört bir yanına dengeli yaymak için tüm olanakları seferber eden hükümet, kırsal kalkınma için de kesenin ağzını açtı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, kırsal alanda refahın iyileştirilmesi, üretimin artırılması için karşılıksız ve nakit olarak verilen tarımsal destek miktarının 78.6 milyar lira olduğunu söyledi. Bakan Çelik, bu yıl da 11.6 milyar lira nakit hibe desteği vereceklerini anlattı. Kırsal kalkınma destekleri kapsamında genç çiftçi projeleri için 30 bin liraya kadar hibe sağlanacak. Kırsalda yaşayan gençlere 1 Ocak 2016- 31 Aralık 2018 arasında, bitkisel, hayvansal, yöresel tarım ürünleri ile tıbbi ve aromatik bitki üretimine yönelik projelerine 30 bin liraya kadar hibe verilecek.

3- GİRİŞİMCİYE 150 BİN LİRA

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “Kendi işini kurmak isteyen girişimcilerimize uygulamalı girişimcilik eğitiminin ardından50 bin lira hibe, 100 bin lira faizsiz kredi imkanı getirdik. Bu sayede de Türkiye’de 30 bin insanımız kendi işini kurmuş oldu” dedi. Yatırım ve istihdama ilişkin düzenlemeleri içeren 5084 sayılı yasayla ilgili esnafın beklentilerinin bulunduğunu aktaran Işık,Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bu konuda bir talimatının olduğunu hatırlatarak, gereken çalışmaların sürdüğünü bildirdi.

Kaynak : Takvim

Cevizli Köfte Tarifi

Posted: 26 Feb 2016 11:40 PM PST

 

Cevizli Köfte Tarifi

 

gaziantep-Cevizli-Köfte

Gaziantep Cevizli Köfte Malzemesi:

4-5 patates
1,5 bardak ince bulgur
1 yemek kaşığı biber salçası
1 yemek kaşığı domates salçası
1 yemek kaşığı toz kırmıı biber
10 12 adet taze yeşil soğan
1 kaşık çemen
1 bardak ceviz
3-4 diş sarmısak
1 demet maydanoz
1 yemek kaşığı tahin

Gaziantep Cevizli Köfte Tarifi:

tuz,karabiber patatesi püre yapın içine salçaları çemeni ve sarımsağı ilave edip karıştırın içine kabartılmış bulguru ilave edip yoğurun maydanoz soğan ve cevizi ekleyip tekrar yoğurun en son tahini ekleyip karıştırın ve elinizde sıkımlayıp tabağa dizin sıkımlarken elinizi mutlaka suya batırın çünkü çabuk kurur üzerine isterseniz biraz daha ceviz serpebilirsiniz.restoranlarda cevizi içine koymayıp sadece üzerine serpiyorlar bence içine koyun daha iyi oluyor,çemeninizin içinde sarımsak tadı çok yoğunsa sarımsak miktarını azaltın çemen yerine çeşitli baharatlar(yenibahar,tarçın,kişiniş,kimyon) ekleyebilirsiniz ama çemen sanki etle yapılmış gibi bir tat veriyor

Öcce Tarifi

Posted: 26 Feb 2016 09:30 PM PST

 

Öcce Tarifi

 

Öcce-Tarifi-mucver

Aslında çoğumuzun bildiği mücveri andıran bir lezzet, öcce’de farklı olarak malzemeleri arasında dere otu ve kabak kullanmıyoruz.

3 bağ yeşil sarımsak
2 bağ yeşil soğan
5 adet yumurta
Yarım tatlı kaşığı kimyon
5 bağ maydanoz
2 çay kaşığı pul biber
2 tatlı kaşığı tuz
Yarım tatlı kaşığı karabiber
Sıvı yağ

Öncelikle maydanoz,soğan ve sarımsağı ince ince doğrayın. Karıştırma kabına yeşillikleri, bir buçuk çay bardağı unu ve baharatları ilave edin. Üzerine yumurtaları da kırın ve malzemeleri bir güzel harmanlayın. Bir tavaya sıvı yağı ilave edin ve altını yakın. Malzeme karışımından 1 çorba kaşığı miktarında alarak tavada kızartın. Bütün malzemeleri kızarttıktan sonra yeşillikle beraber öcce yi servis edebilirsiniz.. Afiyet Olsun

Gaziantep Hayvanat Bahçesi Video

Posted: 26 Feb 2016 07:24 PM PST

 

Gaziantep Hayvanat Bahçesi Video

 

Gaziantepe gelipte hayvanat bahçesini Görmeden Dönen Ben Gaziantepe Gittim Dememesi Lazım, Dünyada Görüleçek En İyi Yerlerarasında Gezip Görmenizi Tavsiye ediyoruz.

gaziantep-hayvanat-bahcesi-video

 

Gaziantep Hayvanat Bahçesi Türkiye’nin en büyük, OrtaDoğunun Birinci Avrupa’nın üçüncü ve Dünyanın dördüncü büyük doğal hayvanat bahçesi olma özelliğini taşımaktadır.
TÜBİTAK tarafından ISO 9000 ISO 18000 ve ISO 14000 kalite belgelerini alan ilk hayvanat bahçesi oldu.

 

Gto 41. Ödül Töreni

Posted: 26 Feb 2016 05:12 PM PST

 

Gto 41. Ödül Töreni

 

Gto-41-odul-Toreni-2

Gaziantep Ticaret Odası (GTO), 41 yılı aşkın süredir ticari hayata katkı sağlayan üyelerine törenle ödül verdi.

GTO Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık, Teymur Continentel Hotel’de gerçekleştirilen ödül töreninde yaptığı konuşmada, Gaziantep’in ticaret, sanayi, üretim ve ihracatta ülkenin önemli şehirlerinden biri olmayı başarmasında işadamlarının büyük payı olduğunu belirtti.

“Odayı sahiplenen, aidiyet duygusuyla hareket eden siz değerli üyelerimizin başarısıyla gurur duyuyor, bu başarının devamını diliyorum” diyen Bartık, dünya genelinde şirket ömürlerine bakıldığında çok uzun soluklu şirketler olduğu gibi, kısa süre içinde iflas edip iş hayatından çekilenlerin de olduğunu ifade etti. Şirketlerin de yaşam süresinin kısaldığına dikkati çeken Bartık, şöyle devam etti:
“Bu süre Almanya’da 18, Fransa’da ise 9 yıla kadar iniyor. Türkiye’de işletmelerin yüzde 80’i 5’nci yılına, yüzde 96’sı 10’uncu yılına ulaşamıyor. Bugün buluşmamıza vesile olan üye şirketlerimizin kuruluşundan bugüne yarım asır geçmiş, firmalarımızın başarılarını artırarak yola devam etmesini ümit ediyorum. Gaziantep Ticaret Odası, kurulduğu günden beri Gaziantep’in ticaretine önemli katkılar sunmuştur. Üyelerinin ve şehrin kalkınması için çalışan Odamız, kentin sosyal ve ekonomik gelişiminde önemli görevler üstlendi, üstlenmeye de devam ediyor. Şehrimizin ve ülkemizin başarısı için gerçekleştirilen her türlü sosyal ve ekonomik çalışmanın içinde olmayı vazife kabul ettik. Bu da bizi her zaman kazanmaya ve kazandırmaya sevk etti. Bundan sonraki zaman diliminde de aynı duygu ve düşüncelerle yolculuğumuzu sürdüreceğiz. Bu yolculukta en büyük destekçilerimiz ise siz değerli üyelerimizdir.”

Şimdi birlik ve kenetlenme zamanı
Bartık, terör olaylarına da değinerek, geçen yılın haziran ayından itibaren başlayan olaylar nedeniyle Türkiye yeniden terörle karşı karşıya geldiğini vurguladı.
Son 8 ayda 250’nin üzerinde güvenlik gücünün terör saldırılarında hayatını kaybettiğini belirten Bartık, şunları kaydetti:
“Mekânları cennet olsun, başta ailelerinin ve ülkemizin başı sağ olsun. Her ne olursa olsun, terör hedefine, amacına ulaşamayacaktır. Şimdi birlik ve kenetlenme zamanıdır. Hayat devam ediyor, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen bizler üzerimize düşen vazifeleri en iyi şekilde yapıp, hedeflerimize doğru yürüyeceğiz.”
Bu yolculukta önümüze çıkan engelleri de sabırla tek tek aşacağız. Çünkü, birlik ve beraberlikle aşamayacağız dağlar yoktur, yeter ki birliğimizi ve istikrarımızı muhafaza edelim.

GTO Meclis Başkanı Ali Yener de Oda’nın Gaziantep’in markalaşması ve küresel iş dünyasıyla kucaklaşmasında bir çok odaya öncülük ve önderlik ettiğini belirtti.

Gto-41-odul-Toreni

Yener, “Bu tören Gaziantep’i bugünlere getiren Gaziantep’li tüccarın sanayicinin, üreticinin ve sizlerin gecesidir. Gaziantep’i bugüne sizler getirdiniz. Başarılı olduğunuz için Gaziantep bugün Türkiye’nin sayılı kentlerinden birisi oldu. 2023 yılında Cumhuriyetimizin 100. Yılında, sizler Gaziantep’i çok daha yükseklere taşıyacaksınız. Bunu başaracağınıza yürekten inanıyorum” dedi.

Şehirde herkesin bir şeyler yapmak gayretinde olduğunu vurgulayan Yener, “GTO olarak tüm kurumlarımıza ve yöneticilere teşekkür borçluyuz. Şunu artık kabul edelim ki tek başına yapılan iş ne kadar iyi olursa olsun, birlikteliğin yararına ulaşamaz. Kamu kurumları, sivil toplumla birlikte çalışmalı, dünyayı keşfetmek için yeni ticaret yolları bulmalıdır” ifadelerini kullandı.

Gto-41-odul-Toreni-1

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de Oda’nın bugünlere gelmesinde emeği olanları kutlayarak, “Bugün bu törenin çok anlamlı olduğunu düşünüyorum, çünkü 41 yıl bir işte kalmak kolay değil, büyük bir cesaret ister. Ticaret erbabı olmak da her babayiğidin harcı değildir. Ticaret erbabı olmak akıl ister, sabır ister, girişimcilik ister. Bu tecrübeyi nesilden nesle aktaranları tebrik ediyorum” dedi.

Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ise “Odamızın şu anda 16 bin aktif üyesi var. Üyelikte 41’inci yılını dolduran ve onun üzerinde devam edenler var. Gaziantep önemli bir ticaret şehri, diğer illerimiz Gaziantep’i örnek gösteriyor” dedi.

Gaziantep’in Türkiye’de yaşayan en eski şehir olduğunu vurgulayan Yerlikaya, bu zaman diliminin “imtihanın büyük olduğu zaman dilimi” olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Zor zamanlardan geçiyoruz. Irak’ta, Suriye’de ve içimizdeki terörle imtihan ediliyoruz. Gece gündüz demeden hukuk kuralları içerisinde işimizi yapıyoruz. Ümitsizliğe hiçbir zaman düşmeyeceğiz. Terörle mücadeleye sonuna kadar devam edeceğiz.”

Konuşmaların ardından üyelikte 41’inci yılını dolduran üyelere ödülleri verildi.

26 Şubat 2016 Cuma

Emekliye 500 liraya kadar promosyon

Emekliye 500 liraya kadar promosyon


Emekliye 500 liraya kadar promosyon

Posted: 26 Feb 2016 03:22 AM PST

 

Emekliye 500 liraya kadar promosyon

 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’dan emeklilere promosyon müjdesi geldi.

Emekliye-500-liraya-kadar-promosyon-mujdesi

Bakan Soylu, “300 TL baz olur, 500 TL’nin üzerine çıkmak için çaba sarf ederiz” dedi. Bakan Soylu, promosyon için kamu bankaları ve özel bankalarla çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Takvim’in haberine göre, emeklilerin hakkı olan bir promosyon için çaba harcadıklarını belirterek, şöyle konuştu: “Uygulamaya geçirilmesiyle ilgili biz yazdan önce bitirmek istiyoruz. Miktarla ilgili olarak ise benim aklımda aslında arzu ettiğim var, gerçekçi olan var ve şu an verilen var. Fiyata yakın olacak, şu andan fazla olacak, arzu ettiğim olursa çok güzel olacak ancak buna ulaşabileceğimizi sanmıyorum. 300 TL baz olur, 500 TL’nin üzerine çıkmak için çaba sarf ederiz.”

Kaynak:haber7

Google ses ile yazma özelliği

Posted: 25 Feb 2016 11:45 PM PST

Google’dan Dokümanlara ses ile yazma özelliği eklendi.
google-sesli-yazma

Google ilk olarak Eylül ayında ön tanıtımını yaptığı Google Dokümanlarda kullanılabilecek olan sesli komut ve yazma özelliğini bugün itibariyle yayına aldı. Bu geliştirmeyle birlikte klavyeye ihtiyaç duymadan Google Drive üzerindeki dokümanınızda değişiklikler yapabileceksiniz.

Google Dokümanlara eklenen sesli komut özelliğini en dikkat çekici yanı tüm doküman üzerinde klavyesiz bir hakimiyet kurmanızı sağlaması. Google Dökümanlar menüsünde bulunan "Araçlar" sekmesinin altındaki "Sesle Yazma" özelliğini aktif hale getirdikten sonra konuştuklarınız otomatik olarak dokümana aktarılıyor. Aynı zamanda "Paragrafı Ortala", "Kopyala", "Yapıştır" gibi komutlarınız da sesli olarak algılanarak dokümana uygulanıyor.

Sesli yazma özelliğinin desteklediği diller arasında Türkçe'nin de bulunduğunu belirtelim. Eylül ayında arama motoru entegrasyonu kavuşan Google Dokümanlar sesli arama özelliğiyle çok daha pratik bir hale geldi. Google Dokümanlar -> Araçlar -> Sesle Yazma adımlarını takip ederek Google Dokümanlarda hemen sesli yazma özelliğini kullanmaya başlayabilirsiniz.

Karkamış Antik Kenti

Posted: 25 Feb 2016 11:35 PM PST

 

Karkamış Antik Kenti

 

Gaziantep Karkamış ilçesi yakınında, Fırat'ın batı kıyısında, Türkiye Suriye sınır hattı üzerinde, Yakındoğu Arkeolojisi'nin en önemli yerleşimlerinden biri olan Karkamış Antik Kenti yer almaktadır.

karkamis-antik-kenti

Hitit İmparatorluğu'nun M.Ö. 12. yüzyılın başlarına doğru yıkılışını izleyen 300 yıl içinde kurulmuş olan Geç Hitit Krallıkları'nın en güçlüsü Karkamış Krallığı'dır.
Yapılan kazılar sonucunda bulunan kabartmalar, M.Ö. I. bin yıl başlarındaki yaşam biçimine, giysilerine ve kültürüne ışık tutmaktadır. Karkamış kabartmalarının, büyük çoğunluğu bugün Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenmektedir. Antik Kentte mayınlardan temizleme işlemi tamamlanarak arkeolojik kazılara başlanılmış olup, ziyarete kapalıdır.

karkamis-antik-kenti-2

karkamis-antik-kenti-1

Gaziantep Mesire Yerleri

Posted: 25 Feb 2016 09:19 PM PST

 

Gaziantep Mesire Yerleri

 

gaziantep-mesire-yerleri-2

Gaziantep’te bahar ve yaz mevsimlerinde havanın sıcak olduğu günler şehrin sıcaklığından ve gürültüsünden uzakta, tabiatla baş başa kalmak için “Sahre” adı verilen ailece ve akrabalarla birlikte yemekli kır gezileri düzenlenir. Kır gezilerinde şehir dışındaki bağ evlerine, gezi ve mesire yerlerine gidilir. Bu gezi ve mesire yerlerinden bazıları Dülükbaba Ormanları, Karpuzatan(Oğuzeli) , Kavaklık, Dutluk, Nafak, Burç Ormanları, Burç Göleti, Büyükşahinbey Kasabası (Körkün) , Nizip Karpuzatan ve Çifte Havuzlardır.

Dülükbaba

Şehir merkezine 8 km mesafede olup Gaziantep İli Şehitkamil İlçesi Dülük Mevkiinde yer almaktadır. Ulaşım problemi bulunmamaktadır. İlin kuzey ve kuzeybatısını çevreleyen 40 kilometrelik alanı ile Türkiye'nin elle dikilmiş en büyük koru ormanlarından birisidir. Dülükbaba ormanları içerisinde 5 günde 5 bin kişinin yararlanabileceği kamp kurma ve karavanlarla konaklama imkânı mevcuttur. Gaziantep'in ilk mesire yeri olan Dülükbaba Mesire Yerinde hâkim ağaç türü kızılçam olup saha içerisinde karaçam, servi, meşe ve badem de bulunmaktadır. Gaziantep'in en yüksek yerlerinden olan alan, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme ve eğlenmesine uygun, açık hava rekreasyonu yönünden farklı ve zengin bir potansiyele sahiptir. İçme ve kullanma suyu ihtiyacı, saha içinde bulunan 3 adet sondaj kuyusundan karşılanmaktadır. Dülükbaba Mesire Yeri; 1990 yılında Orman İçi Dinlenme Yeri olarak açılmış olup 2002 yılında A Tipi Mesire Yeri olarak tescil edilmiştir. Kullanım alanı gelişim planında amaç ve kapsam bakımından dört alt bölge bulunmaktadır.

gaziantep-mesire-yerleri-1

1- Spor kompleksi alt bölgesi
2- Giriş kontrol ve idari tesisler alt bölgesi
3- Dinlenme evleri(bungalovlar) alt bölgesi
4- Piknik alanı alt bölgesi Dülükbaba Mesire Yerinde şu anda hizmet veren 1 adet kır gazinosu, 1 adet idare binası, 1 adet üçlü alış-veriş ünitesi, 8 adet (3+3 lü) WC, 20 adet çeşme, 1 adet giriş kotrol ünitesi, 1450 adet piknik masası, 100 adet çöp bidonu, 5 adet çocuk oyun grubu ve 8 adet bulaşık yıkama yeri bulunmaktadır. Dülükbaba Mesire Yeri İşletmesi 1998 yılında ihale ile özel sektöre kiraya verilmiştir. Dülükbaba Mesire Yerinin Mülkiyeti Çevre ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğüne ait olup Mesire Yeri üzerindeki her türlü tasarruf Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne aittir. Dülükbaba ormanlarına, Yeşilkent-Başpınar dolmuşları ve belediyenin OSB seferi yapan otobüsleriyle ulaşmak mümkündür. Orman içerisinde bulunan Kaya mezarları görülebilir. Kebabınızı ister kendiniz yapabilir veya tepe noktada bulunan lokantadan rahatlıkla yiyebilirsiniz.

Karpuzatan (Oğuzeli)

Karpuzatan Mesire Yeri, Gaziantep'in 20 kilometre güneydoğusundaki Oğuzeli İlçesi'nde yer alır. Yemyeşil doğası, rahat ulaşımı ve huzur veren ortamı ile Gaziantep'teki en güzel piknik ve dinlenme alanlarından bir tanesidir. Sosyal tesisleri yeterli değildir. 25 kilometrekarelik alan içinde; alabalık üretim tesisi, yüzme havuzu ve bir restoran bulunmaktadır. Karpuzatan adı, içerisinden çıkan kaynak suyunun soğuk olması sebebi ile atılan karpuzların çatladığı görülmüş ve bu sebepten verilmiştir. Ulaşım kolaydır. Gaziantep'ten kalkan Oğuzeli otobüsleri ile gidilebilmektedir. Kavaklık Gaziantep şehir merkezi içerisindeki Alleben Deresinin içinden geçtiği, Battal Höyük'ten Alleben (Maanoğlu) köprüsüne uzanan 415.000 m.²'lik büyük ve yeşil bir alandır. Gaziantep'in en eski piknik alanıdır. Bugün tamamen şehir içinde kalan yeşil alan, sabahları spor ve yürüyüş için hafta sonları piknik için kullanılmaktadır. Alan içerisinde aile çay bahçeleri, çocuk parkları, oyun sahaları, piknik masaları, bisiklet yolları, gezi ve koşu parkurları, yeme içme tesisleri, halı saha, çocuklar için trafik eğitim alanı, jimnastik aletleri, piknik masaları bulunmaktadır. Masaları güzeldir. Mangal götürmeden de masaların içerisinde bulunan orijinal mangallardan yararlanılabilir.

Burç Ormanları

gaziantep-mesire-yerleri

Şehir merkezinin 2 km batısında, Gaziantep Hayvanat Bahçesi’nin de içinde bulunduğu Burç Ormanları 350 hektarlık çam ormanı ile kaplıdır. Burç Ormanları Gazianteplilerin dinlenme, eğlenme, spor yapma, piknik yapma ihtiyaçlarını gidermek amacıyla gittikleri bir yerdir. Piknik alanında yeteri kadar çeşmeler, masalar ve tuvaletler bulunmaktadır. Piknik alanına kentten ulaşım kolaydır. Büyükşehir Belediyesi'nin merkez Balıklı duraklarından yarım saatte bir Hayvanat Bahçesi'ne kalkan otobüsleriyle Burç Ormanları'na ulaşmak mümkündür. Piknik alanında isteyenler için lokanta bulunmaktadır. Aynı zamanda hayvanat bahçesini gezmek mümkündür.

Burç Göleti

Gaziantep Şehitkamil Belediyesi sınırları içerisinde bulunan, Gaziantep ili Burç Kasabasının 3km kuzeyinde bulunan burç gölet'i halkın balık tutmak, serinlemek, yüzmek ve piknik yapmak için gittiği bir yerdir. Kent merkezine 30 kilometre uzaklıktadır. Hafta sonları on binlerce insanın geldiği doğa yürüyüşleri, gezi ve piknik yaptıkları ormanlık bir alan olup bu alan içerisinde kamuya ait 5.200 m2’lik Türkiye'nin ilk biyolojik göleti bulunmaktadır. Biyolojik gölet hiçbir kimyasal madde kullanmadan suyun, bitkilerle birlikte ortamdaki bakteriler ve özel filtreler yoluyla temizlenmesi ile oluşan ekolojik oluşumlardır. Yapay biyolojik göletlerin oluşturulmasındaki amaç, doğada var olan göletlerin bir benzerinin hijyenik koşulların sağlanmasıyla elde edilmesidir. Göletler, tercihe göre içerisinde suyu temizleyen ve aynı zamanda suda oksijen üreten bitkiler, taşlar, çakıllar, kayalar, çevresinde su ile uyumlu olan ağaçlar ve sazlıklar gibi canlı ve doğal ögeleri bulundururken su oyunları sağlayan fıskiye ve heykeller, iskeleler gibi mimari elemanları da barındırıyor. Yapay olarak hazırlanan göletler, parçası olduğu ekosisteme katkı sağlamaktadır.

Nafak

Gaziantep Oğuzeli yolu üzerinde meyve bahçeleri ile kaplı, yeşil ve bol sulu bir mesire alanıdır. Meyve bahçelerinde bol miktarda erik ağacı bulunmaktadır. Yeme içme tesisleri mevcuttur.

Araban Kalesi

Posted: 25 Feb 2016 07:09 PM PST

 

Araban Kalesi

 

araban-kalesi-1

Araban ilçe merkezinde bulunan yüksek ve üzeri oldukça düz olan prehistorik bir höyük üzerinde yer almaktadır. Kalenin gözle görülen kalıntıların hemen hepsi ortaçağda yapılmış kale-şehirden kalanlardır.
Araban (ortaçağ'daki adıyla "Raban"), 11.-12. yüzyıllarda Urfa Haçlı Kontluğuna bağlı, o dönemde önemli bir merkez konumundaydı. Günümüzde Araban ise; eski önemini yitirmiş, küçük bir ilçe merkezi halindedir.
Ortaçağ kalesinin planını ve detaylarını elde etmek henüz mümkün olmamıştır. Tepe üzerinde blok taşlarla inşaa edilmiş, camii olarak kullanılmış büyük bir yapı dikkati çekmektedir.

araban-kalesi-3

 

araban-kalesi-2

 

Şehitkamil Nikah İşlemleri

Posted: 25 Feb 2016 04:00 PM PST

 

Şehitkamil Nikah İşlemleri

 

sehitkamil-nikah-islemleri

NİKAH İŞLEMLERİ İÇİN GEREKLİ EVRAKLAR

Fotoğraflı Nüfus Cüzdanı (Aslı)
Vesikalık Fotoğraf (5 adet yeni çekilmiş)
Evlilikle İlgili Sağlık Raporu (Aile Hekimliğinden)
Çiftler Nüfus Dairesinden Evlenme Ehliyet Belgesi Alacaktır

YABANCI ÜLKE VATANDAŞLARI İÇİN

İSTENEN BELGELER
Evlenme Ehliyet Belgesi
Doğum Kayıt Belgesi
İkametgah Belgesi
Pasaport

(Bu Belgeler Kendi Ülkelerinden veya Konsolosluklarından Alınabilir.)
Belediyemizin Fotoğraf ve Video Çekimi Anlaşması Bulunmamaktadır.

Nikah Salonu Adres : MÜCAHİTLER MAH.SEZEN AKSU SOKAK NO. 4 Şehitkamil/Gaziantep

Telefon: 0342 321 28 28
Telefon : 0342 323 27 27
TLF: 444 27 02

Ağız Kokusunu Önleyen Yiyecek

Posted: 25 Feb 2016 03:23 PM PST

 

Ağız Kokusunu Önleyen Yiyecek

 

Ağız kokusu hem bizi hem de çevremizdeki insanları rahatsız eder. Bu durumla mücadele edenler, konuşmaktan kaçınır ya da konuşurken ağzını kapatma gereği duyar. Kişinin kendilerine olan güvenini yitirmesine neden olan ağız kokusu, psikolojik sorunlara yol açabilecek bir rahatsızlıktır.

Agiz-kokusunu-onleyen-yiyecek

Ağız içi enfeksiyonlar, diş çürükleri, mide rahatsızlıkları, ağız kuruluğu ve açlık gibi durumların ağız kokusuna sebep olduğunu belirten Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu, yaşam kalitemizi bu denli olumsuz etkileyen ağız kokusu için yoğurt tüketiminin çok önemli olduğunu dile getiriyor.
Ağız kokusu neden kaynaklanır?

Tükürük bezleri; tükürük salgılamak ve bu salgıyı ağız içine iletmekle görevlidir. Gün içinde gıda alımının azalması (açlık), susuz kalma gibi nedenlerle de ağızdaki tükürük miktarı azalabiliyor. Aynı şekilde gece tükürük salgısı uykuda tamamen sıfırlanır. Ağızdaki tükürük üretiminin azaldığı, ağız kendini temizlemek için ihtiyaç duyduğu sıvıyı bulamaz. Bu nedenle özellikle sabahları uyandığımızda ağzımız kokabilir.

Ağız kokusunun sebepleri nelerdir?

Diş aralarında, dil üzerinde kalan yiyecekler bakteri oluşumuna sebep olduğundan ağız kokusu oluşmasına sebep olmaktadır.
Dişeti hastalıkları ve çürükler tedavi edilmediği zaman ağırlaşarak koku oluşturur.
Karaciğer yetmezliği, sinüs ve alerjik enfeksiyonlara bağlı hastalıklar

İyi temizlenmeyen protezler

Tükürük ağızda kokuya neden olan gıda artıklarının temizlenmesinde önemli rol oynamaktadır.
Yediğimiz bazı yiyecekler de (soğan, sarımsak, et, balık, peynir vb.) nefesimizin kötü kokmasına neden olabilir.
Böbrek yetmezliği rahatsızlığı balık kokusuna benzer bir ağız kokusuna neden olabilir.
Tütün ürünleri ve alkol tüketimi

Yoğurdun ağız kokusu üzerindeki güçlü etkisi

Yoğurdun içinde bulunan prebiyotikler, nötrleştirici etki göstermekte ve ağız içinde yayılan kökü kokuya sebebiyet veren bakterileri öldürmektedir. Özellikle de mide asidi birikiminden kaynaklanan ağız kokusu, ciddi bir hastalıktan kaynaklı değilse, her gün düzenli yoğurt tüketimi kötü kokunun önlenmesine yardımcı oluyor.
Yoğun olarak çay, kahve, alkol içmenin ve şekerli gıdalar tüketmenin ağızdaki bakterilerin artmasına neden olacağını ve bunun sonucu olarak da ağız kokusu oluşacağını söyleyen Çağdaş Kışlaoğlu, bu yiyecek ve içeceklerin az miktarda tüketilmesi gerektiğini ve sigaradan uzak durmanın da bu konuda büyük önem taşıdığını sözlerine ekliyor.

Ağız kokusunu gidermek için yapılması gerekenler

Diş fırçalama işleminin yanı sıra, dili fırçalamak ve diş ipiyle diş aralarında yiyecek artıkları birikmesine engel olmak da ağız kokusunu engellemek konusunda büyük önem taşıyor. Eczanelerde satılan nane aromalı ağız gargaraları, yemeklerle birlikte nane ve maydanoz tüketmek, elma yemek, şekersiz sakız çiğnemek de ağız kokusunu engellemeye yardımcı oluyor.
Diş hastalıklarının ve diş bakımının ihmal etmek ağız kokusu oluşumunu neden olur. Diş çürükleri, bazı diş eti hastalıkları, ağız içinde var olan eski köprü ve protezler de ağız kokusuna neden olabilir. Bu tip rahatsızlıkların uzman doktor tarafından tedavi edilmesi gerekmektedir.
Dil çok girintili ve pütürlü yapısı sebebiyle bakterilerin rahatça yerleşip zor temizlenebileceği bir dokudur. Dişlerinizle birlikte dilin yüzeyinin ve özellikle arka kısmının fırçalanması kokuyu önlemek açısından önemlidir.

25 Şubat 2016 Perşembe

Çikolatalı Pasta Tarifi

Çikolatalı Pasta Tarifi


Çikolatalı Pasta Tarifi

Posted: 25 Feb 2016 03:21 AM PST

 

Çikolatalı Pasta Tarifi

 

Çikolatalı Pasta Malzemesı;
1 adet yumurta
1 su bardağı tozşeker
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı irmik
1 su bardağı un
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu

Kreması için;

2 su bardağı su
6 yemek kaşığı tozşeker
1 tepeleme yemek kaşığı mısır nişastası
2 tepeleme yemek kaşığı kakao
1 yemek kaşığı nescafe

cikolatali-pasta-tarifi

Hazırlanışı:

Oda sıcaklığında bekleyen yumurtayı ve tozşekeri derin bir tencereye aktarıp mikserin en yüksek devriyle 1-2 dakika çırptıktan sonra üzerine yoğurt ve vanilyayı ilave edin.

2-3 dakika daha çırptıktan sonra irmik, un ve kabartma tozunu katıp tel çırpıcı ya da çatal yardımıyla malzemeleri iyice karıştırın.
Orta boy (23-25 santim çapında) bir kek kalıbını yumuşamış margarinle iyice yağlayın. Koyu boza kıvamındaki kek hamurunu kalıba aktarın.

Keki 5 dakika önceden 175 dereceye ayarladığınız fırında 35-40 dakika kadar pişirip çıkardıktan sonra soğumasını bekleyin.
Diğer taraftan, kremasını hazırlamak için; su ve tozşekeri küçük bir tencereye aktarın üzerine mısır nişastası, neskafe ve kakaoyu ilave edip kısık ateşte, tahta bir kaşıkla sürekli karıştırarak koyulaşıp kaynayıncaya kadar pişirin.

Kaynamaya başladıktan 1 dakika sonra ocaktan alıp ılık hale gelmesi için karıştırın. Kremadan 1 su bardağı kadarını ayırın.
Keki kalıbından çıkarıp bir tabağa alın. Üzerine hafif ılınmış kremadan gezdirip pastayı buzdolabına koyun.
1 saat sonra pastayı buzdolabından çıkarıp ayırdığınız bir bardak kremayı üzerine gezdirin ve pastayı dilimleyerek servise sunun.

Karayılan

Posted: 24 Feb 2016 06:02 PM PST

Karayılan

Asıl adı Mehmet olan Karayılan 1888 yılında Gaziantep Elif köyünde doğmuştur, Rişvan oymağına bağlı Kabalar aşiretindendir. Birinci cihan savaşında asker olmuş Erzurum cephesinde ayağından yaralanmıştır, harp bitince aşiretinin başına dönen Karayılan’ın bir süre dağlarda eşkiyalık yaptığı söylenirse de gerçek değildir…

karayilan

Olay şöyledir;

Besni Pazarcık bölgesinde Bozan ağa çetesi köylere saldırıp ev basıp kadın ve kızları dağa kaldırıyorlardı, yanında 3 kardeşi ve 100-150 adamı vardı. Bozan ağa bir gün Atmalı aşireti reisi Paşa Yakup’un çiftliği basarak kadınları dağa kaldırıyor.
Karayılan, arkadaşları ve dostları olan Paşa Yakup’un başına gelenleri duyunca kardeşi, eniştesi ve aşiretinin çeteleri ile silahlanıp Bozan ağanın peşine düşer günler sonra Bozanı yakalar öldürür ve çetesini dağıtır kendi de bundan böyle artık dağlardadır.

Antebe düşman gelince de tüfeğini alıp çetesiyle beraber kimseden davet beklemeden Fransızın yolunun üzerine oturur.
1920 yılının 23-24 Mayıs gecesi Samsaktepe arkasında bulunan Fransızlara bir gece baskını düzenlendi, amaç hem o civarda bulunan fransız nakliye arabalarını ele geçirmek hemde Fransız kuvvetlerinin elinde bulunan samsaktepeyi almaktı.
Muntazan ve ateş gücü pek üstün olan Fransız birliklerine karşı taarruz edecekler gönüllü Antep çeteleri, Karayılan, ve Boyno’nun oğlu Memik ağa kuvvetleriydi.
Antep harbinin üstüne türküler dizilmiş yiğit Karayılan’ı da işte bu hücumda şehit oldu.

32 yaşındaki genç Karayılan Samsaktepe taarruzunda en önde hücuma kalktı ve bir dal gibi düştü, ondan geriye gümüş saplı bir hançer, dört mecidiye ve bir Kuran-ı Kerim kaldı

Şehit Kamil Kimdir

Posted: 24 Feb 2016 03:55 PM PST

 

Şehit Kamil Kimdir

 

Kamil, alaca işleyen fakir bir babanın oğlu idi. Dedesi Kemal kendircilik yapar ailece kendir soyarak geçinirlerdi. 21 Ocak Cuma günü de, 14 yaşındaki Kamil annesiyle beraber dedesinin yanından çöp soymadan geliyordu. Kamil'in ve annesinin sırtında soydukları çöpler, Fransızlar'ın askeri fırın olarak kullandıkları binanın önünden geçerken, Kozanlı tarafından gelen 3 Fransız askeri kadının yolunu kesip peçesini açmak istiyorlar.

sehitkamil-kimdir

Hatice peçesine uzanan eli ısırıyor ve bağırıyor; -Kamil yetiş!.. Annesinin saldırıya uğradığını gören Kamil, sırtındaki çöpleri yere atıp koşuyor. Yerden bir taş alıp öndeki askere vuruyor. Bu sırada bir çığlık doluyor çarşıya -Ah anam Vurdular beni!.. Anası Hatice, tüfek süngüsümüy dü, uzun bir bıçakmıydı bilemedim, sapladılar yavruma, diye anlatıyordu. Kamil'in vuruldum sesini, anasınınçığlık ve feryadını duyan halk koşuyor. Fransız askerleri, hemen askeri fırına kaçarak kapıları kapatıyorlar.
Olay yeri bir anda ana-baba gününe dönüyor. Küçük bir oğlanı vurmuşlar! Haberini duyanlar, kiminin elinde kazma, kiminde balta, kiminde satır, koşuyorlar askeri fırına… Fransızlar korku içinde fırının kapısını kapatmışlar, arkasına odun ve eşya yığmışlar. Pencereden de bir makineli tüfeği kalabalığa çevirmişler. Onlar korku, halk öfke ve heyecan içinde. -Açın kapıyı namussuzlar! Bir çocuğu süngülemek nasılmış, açında gösterelim size… Korkaklar, alçaklar…Kapılara,pencerelere baltalar, kürekler, et satırları ile vuruyorlar… Açabilseler Fransızların hepsini parçalayacaklar.

Olay yerine Komiser Hakkı Efendi ile jandarma komutanı Çopur Kemal yetişiyor. Halkın arasına giriyorlar: -Kapıyı kırmayın, merak etmeyin, hakkınızı koymayacağız İntikamınızı alacağız. Siz şimdi dağılın, bizlere güvenin. Halk büyük bir heyecan ve üzüntü içinde Kamil'in kanlı cesedini alıp Musullu Sokaktaki evine getiriyor.
Avlunun ortasına yatırdıkları Kamil sanki uyuyor. Evin içi, sokaklar, acılı, kinli ve öfkeli insanlarladolup taşıyor. Küçük şehidin cenazesi 22 Ocak günü muazzam bir törenle kaldırılıyor. Sanki bütün Antep geliyor cenazeyi götürmeye. Dükkanlar kapanmış, alışveriş durmuş, cenaze töreni, Fransızlara gözdağı verme gösterisine dönüşmüş.

sehit-kamil-kimdir-1

Fransız komutanAlbay Saint Marie, Kamil'in cenazesi eve götürüldükten sonra askeri vasıtalarla fırına gitmiş, oraya saklanan askerlerini alıp, kolejdeki karargahına götürmüştü. Olayın halkta yarattığı heyecanı ve muazzam cenaze törenini öğrenince telaşa kapılıyor. Olayın bir harp başlangıcı olması ihtimalinden çekiniyor ve Heyet-i Merkeziye'ye haber gönderiyor. Belediyeye gelip şehir halkı adına heyetten özür dilemek, Kamil'in babası Ökkeş Ağa'nın da gönlünü almak istediğini bildiriyor. Heyet-i Merkeziye şehirde harbin başlamasını henüz istemiyordu. Çünkü hazırlıklar tamamlanmamıştı.
Ökkeş Ağa önce direndi. Sonra Heyet-i Merkeziye'nin ısrarına karşı koyamadı. İstemeyerek gitti belediyeye. Fransız komutan birkaç subayı ve tercümanı ile birlikte belediyeye gitmişti. Tercüman vasıtasıyla Ökkeş Ağa'ya başsağlığı diledi. Ufak bir tazminat olarak 200 altını uzattı. Ökkeş Ağa almadı.
Bu olayın sebep olduğu öfke ve heyecan günlerce yatışmadı. Çarşı ve dükkanlar günlerce kapalı kaldı. Ve küçük şehitin acısı tüm Antep'i yasa boğdu. Ökkeş Dilek, oğlu Şehit Kamil’in Şehadeti üzerine, kendisine teklif edilen 200 Fransız Altınını kabul etmeme asaletini göstererek; “kana kan, cana can isterim” demiştir.
Antep Heyet-i Merkeziye’si bu asil davranışı üzerine 50 altın yardım yapmıştır kendisine. Şehit Babası olarak Ökkeş Ağa’ya maaş bağlanmıştır.Ve Antep Şehit Kamil’e sahip çıktı. Şehit Kamil’in adı Merkez İlçelerimizden birisine verildi. Şehit Kamil Belediyesi, Şehit Kamil Caddesi, Şehit Kamil İlköğretim Okulu, Şehit Kamil Kültür Sitesi’ne adı verildi, Şehitkamil Devlet Hastanesi. Ayrıca Şehit Kamil’in Anıtı dikildi.

24 Şubat 2016 Çarşamba

v_adisv_adis

v_adisv_adis


v_adisv_adis

Posted: 24 Feb 2016 12:52 PM PST

excerpt_baslik...

Çiğer Sote

Posted: 24 Feb 2016 01:53 AM PST

Çiğer Sote

 

ciger-sote-tarifi

Malzemeler:
1 Tane koyun veya kuzu karaciğeri
5-6 Dal maydanoz
1 Yumurta kadar yağ
2 Fiske kekik
1-2 Diş sarımsak
2 Tane orta boy domates
Tuz, karabiber
2 Kahve k. un

Hazırlanışı
Ciğeri yıkayıp kurulayınız. Zarını yüzünüz. İki parmak eninde parçalara kesiniz. Sonra bunları enine olarak bir bıçak sırtı kalınlıkta ve şerit şeklinde doğrayıp bir kaba alınız. Öbür yanda; domatesleri soyup ufacık doğrayınız.

Yemek vaktinden 15-20 dakika önce; yağı büyükçe bir tavada hafif kızdırdıktan sonra ciğeri atıp hararetli ateşte tavayı silkeleyerek bıraktığı suyu çekinceye kadar kavurunuz. Daha sonra unu ve domatesi koyunuz. Yetecek kadar tuz, çentilmis sarımsak, kekik ve karabiber atınız. Birkaç defa da bunlarla çevirip bir bardak sıcak su ilâve ediniz. Birkaç taşım kaynatıp tabağa boşaltınız. Kıyılmış maydanoz atınız. Arzu ederseniz, yanına patates ilâve ediniz.

Gaziantep’te Dördüz Bebek Sevinçı

Posted: 24 Feb 2016 12:10 AM PST

Gaziantep’te Dördüz Bebek Sevinçı

dorduz-bebekler-gaziantep

Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, 3 yıl bekledikten sonra dördüz bebek sahibi olan Seyit-Ayşe Bilici çiftinin mutluluğuna ortak oldu. Başkan Rıdvan Fadıloğlu, dördüz bebekleri evlerinde ziyaret etti.
BAŞKAN FADILOĞLU, BİLİCİ AİLESİNİ ZİYARET ETTİ

İki ay önce dünyaya gelen Şeyma, Zeynep, Elif ve Rümeysa isimli dördüz bebekleri Göksüncük Mahallesi'ndeki evlerinde ziyaret eden Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, bebekleri kucağına alarakyakından ilgilendi. Bebeklerin sağlıklı bir ömür geçirmeleri konusunda temennilerde bulunan Başkan Fadıloğlu, dördüz bebeklere; beşik, battaniye, kırklık takımı, mama ve çocuk bezi hediye etti. Fadıloğlu, çocukların sağlık durumları hakkında anne Ayşe Bilici'den bilgi aldı.

ALLAH, GÜLE GÜLE BÜYÜTMEYİ NASİP ETSİN

dorduz-bebekler-gaziantep-1

Aynı anda dördüz bebeğe bakmanın kolay olmadığını dile getiren Başkan Rıdvan Fadıloğlu, "Bu gün Ayşe ile Seyit bilici kardeşlerimizle beraberiz. Hayırlı uğurlu olsun. Dördüzlere sahip oldular. Rabbim, çocuğu olmayanlara da nasip etsin. Allah, devletimize de zeval vermesin. Bugün bu çocukların dünyaya gelmesinde öncelikle Allah'a, sonrasında da devletimize şükrediyoruz. Allah'ın vereceği nimetlerle bu çocuklar büyüyecek. Tabi 4 çocuğa aynı anda bakabilmek kolay bir şey değil. Biz de Şehitkamil Belediyesi olarak elimizden gelen desteği vermeye çalışıyoruz. Çocukların beslenmesi, bezleri, yatakları problemdi. 'Merhaba Bebek' projesiyle doğum yapan tüm kardeşlerimizi takip ediyoruz. Göksüncük Mahallemizde de dördüz doğum olduğunu duyunca ziyaret etmek istedik. Bebekler, doğduklarında çok ufaklardı. Uzun süre kuvözde kaldılar. Allah'a şükür, şimdi hepsi de evde. Kiloları da belli bir noktaya geldi. Allah, güle güle büyütmeyi nasip etsin. Hayırlı ömürler diliyorum. Allah; hayırlı, uzun ömürler versin" şeklinde konuştu.

ÇOK MUTLUYUZ

dorduz-bebekler-gaziantep-2

Başkan Rıdvan Fadıloğlu'nun ziyaretinin kendilerini çok mutlu ettiğini ifade eden baba Seyit Bilici, bebek sevinci yaşamak için 3 sene beklemek zorunda kaldıklarını söyledi. Seyit Bilici, "Kızlarımızın ismini; Elif, Şeyma, Rümeysa, Zeynep koyduk. Çok mutluyuz. Bu sevinci çocuğu olanlar iyi bilir. Çok şükür bebeklerimiz sağlıklı. Genellikle anne çocuklara bakıyor. 3 sene çocuğumuz olmadı. Çocuğumuzun olması için tedavi olduk. Dördüz bebeğimiz olacağını duyduğumuzda çok şaşırdık, sevindik. Allah, çocuğu olmayanlara da bu mutluluğu yaşamayı nasip etsin. Başkanımıza çok teşekkür ederiz. Bizi bu mutlu günümüzde ziyaretiyle daha da mutlu etti" açıklamasında bulundu.

BEBEKLERİMİ ÇOK SEVİYORUM

İlk çocuklarının dördüz olmasından dolayı çok mutlu olduğunu kaydeden Ayşe Bilici, "Çocuk sahibi olmak çok güzel bir duyguymuş. Çok sevindik. Evimize bir mutluluk, huzur geldi. Allah, çocuğu olmayanlara da çocuk sahibi olmayı nasip etsin. Çocuklarıma bakmak bana hiç zor gelmiyor. Pek zorluklarını görmüyorum. Bebeklerimi çok seviyorum. Biri çok yaramaz. Kucağa alışmış. Çocuklarımın isimlerini ilk günlerde karıştırıyordum. Şimdi artık karıştırmıyorum. Şimdi onları tanıyabiliyorum. Yardımlarından dolayı Başkanımıza çok teşekkür ederim. Başkanımızın evimize gelmesi bizi çok sevindirdi" ifadelerini kullandı.

Ezilmiş Sebze Çorbası Tarifi

Posted: 23 Feb 2016 11:42 PM PST

Ezilmiş Sebze Çorbası

 

ezilmis-sebze-corbasi

Malzemeler
10 bardak et suyu
1 baş havuç
1 avuç taze fasulye
1 avuç taze bezelye
2 kaşık yağ
2 kaşık un
1 bardak süt
1 kabak
2 adet patates
2 kök ıspanak
2 kaşık pirinç
2 yumurta sarısı.tuz

Ezilmiş Sebze Çorbası Tarifi:
Geniş bir çorba tenceresinde yağ ve un hafifçe kavrulur, doğranmış soğan eklenir, onunla da çevrilir. Mevsimde bulunabilen sebzeler yıkanarak şekilsiz doğranır ve tencereye konur. Sebzeler Kiraz kavrulunca et suyu eklenir. İki kaşık pirinç konur ve sebzeler iyice yumuşayıncaya kadar pişirilir, sonra süzgeçten başka bir kaba geçirilerek ateşe bırakılır. Ayn bir kapta 2 yumurta sarısı 1 bardak sütle çarpılır, çorbaya ilave edilir. Bir taşım kaynatılıp tuzu atılır ve servis yapılır.
Not: Bu çorba istenilen bütün sebzelerle yapılabilir.

Ömer Döngeloğlu Ramazan Sohbeti Yavuzeli

Posted: 23 Feb 2016 04:03 PM PST

 

Ömer Döngeloğlu Ramazan Sohbeti Yavuzeli

 

Yavuzeli Belediyesının Ramazan Etkinliklerine Konuk olan İlahyatçı Ramazan Döngeloğlu Hoca Ramazan Sohbeti

yavuzeli-omer-dongeloglu

Şahinbey Nikah İşlemleri

Posted: 23 Feb 2016 03:48 PM PST

Şahinbey Nikah İşlemleri

 

sahinbey-nikah-islemleri

1- Şahinbey Belediyesi Evlendirme Memurluğumuza, evlenecek olan çiftlerden en az biri Şahinbey İlçesi sınırlarında ikamet eden ve 18 yaşını dolduran çiftlerimiz müracaat edebilirler. İkamet adresi Nüfus Müdürlüğü adrese dayalı KPS’ de (kimlik paylaşım sistemi. MERNİS) kaydı olmalıdır. KPS de ikamet kaydı olmayanların Şahinbey Nüfus Müdürlüğüne başvurmaları gerekmektedir. Evlenecek kişilerin ikisinin de adresleri Şahinbey ilçesi sınırlarında kayıtlı değilse ve çiftler nikâhlarını Şahinbey Belediyesi Evlendirme memurluğunda yapmak istiyorlarsa, adreslerinin kayıtlı olduğu Belediye Evlendirme Memurluğuna gidip, izin belgeleri almaları gerekmektedir.

2- 16 yaşını doldurup, 17’sinden gün alan adaylar Aile Mahkemesinden izin belgesi alarak, 17 yaşını bitirip 18 yaşından gün alan kişinin anne baba rızası beyannameye imzaları alınarak veya noterden alınmış anne-baba muvafakat namesi ile evlenebilirler. (Anne veya babadan biri ölmüş veya ayrılmış ise velayet nüfus kaydı ile belgelenecektir).

3- Evlenecek olan T.C uyruklu bayanda boşanma varsa boşanmanın kesinleşme tarihinden itibaren 300 günü beklemesi veya Aile Mahkemesi’nden iddet müddetinin kaldırılması kararı almaları zorunludur.

4- Evlenecek çiftlerden biri veya ikisi Yabancı uyruklu ise memurluğumuza şahsen başvurarak veya telefonla bilgi almaları gerekmektedir.

5- Müracaatlar sabah 08.00-11.30 | 13.00-16.30 saatleri arasında olup, çiftlerin beraber gelmeleri gerekmektedir.

6- Kızlık soyadını kullanmak isteyenler müracaat sırasında bunu ifade ederek soyadı dilekçesini doldurmak zorundadırlar.

7- Müracaat evrakları alındığı tarihten itibaren 6 ay süre ile geçerlidir.

8- Mal ayrılığı talebi olanlar, noterden yaptırmış oldukları MAL AYRILIĞI SÖZLEŞMESİNİ müracaat sırasında yanlarında getireceklerdir. (1 asıl, 1 fotokopi)

GEREKLİ EVRAKLAR:

1- AİLE HEKİMLERİNDEN SAĞLIK RAPORU

Sağlık raporları Aile Hekiminden (Sağlık Ocağı) alınacak. Çiftler belediyemize gelmeden direk Aile Hekimlerinin düzenleyeceği sağlık raporlarını alabilirler. Aile hekimi olmayan veya yabancı uyruklu vatandaşlar Halk Sağlığı Laboratuarından raporlarını alabilirler.

2- 5  ADET VESİKALIK FOTOĞRAF

Son 6 ay içerisinde çekilmiş ve kişiyi açıkça belli eden, (Yüzünün tamamının görüneceği şekilde) fotoğraf olacak. (fotokopi kabul edilmez).

3- NÜFUS CÜZDAN

Çiftlerin en son medeni hali işlenmiş T.C. kimlik no’lu resimli Nüfus cüzdanları aslı, (T.C. kimlik no’lu olmayan, yıpranmış nüfus cüzdanları kabul edilmeyecektir.)

4- EVLENME EHLİYET BELGESİ

Nüfus müdürlüğünden alınacak

5- EVLİLİK CÜZDAN BEDELİ 80 TL

6- SALON ÜCRETLERİ
Salon ücretleri ile ilgili Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğümüze gelerek bilgi alabilirsiniz.

5- EVLENECEK ÇİFTLERİN BAŞVURULARI BİZZAT YAPILACAKTIR.

BAŞVURU YERİ: Adres: Kolejtepe Mah. Yeşil Camii Cad. No: 8 Şahinbey /GAZİANTEP

Şahinbey Belediyesi Evlendirme Memurluğu

Telefon: 0342 232 11 11 Dahili: 1300 – 1303 – 1304

23 Şubat 2016 Salı

Kemal Kılıçdaroğlu: Teröristin taziye çadırına gitmek ihanettir

Kemal Kılıçdaroğlu: Teröristin taziye çadırına gitmek ihanettir


Kemal Kılıçdaroğlu: Teröristin taziye çadırına gitmek ihanettir

Posted: 23 Feb 2016 07:04 AM PST

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Teröristin taziye çadırına gitmek doğru değildir ve bu ülkeye ihanettir. Parlementoya geleceksin, Türkiye Cumhuriyeti’nden aylık alacaksın, namusun ve şerefin üzerine yemin edeceksin, sonra kalkacaksın teröristi ödüllendirir gibi, terör eylemini özendirir gibi çadırına gideceksin. Kınıyoruz ve kabul etmiyoruz” dedi.

Kılıçdaroğlu partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına Artvin Cerattepe’de maden arama faaliyetine yönelik protestolara değinerek başlayan Kılıçdaroğlu, bu bölgenin doğal güzelliklerinin korunması gerektiğini söyledi. Artvin’de yerin üzerinde hayat olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Şimdi hayata izin vermek istemiyorlar, ölüme mahkum etmek istiyorlar. ‘Senin elinden tabiatı alacağım’ diyor. ‘Kimin için mücadele edeceğim? Ben AKP hükümeti olarak milletin anasına küfredenin yanındayım’ diyor. Artvinli de ‘Hayır’ diyor” ifadelerini kullandı. 

‘ARTVİN HALKI BOŞUNA SAHİP ÇIKMIYOR’

Artvin’de doğaya yönelik olumsuz girişimlerin 1996 yılından bu yana devam ettiğini, bölge halkının artık sabrının taştığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Artvin Valiliği Çevre Kurulunun, Kafkas Üniversitesi Artvin Orman Fakültesinin, Artvin Orman Bölge Müdürlüğünün, Maden Tetkik Arama Enstitüsünün, TMMOB’un ve benzer pek çok kurum ve sivil toplum örgütünün geçmişte de bölgede madencilik faaliyeti yapılmasının doğaya yönelik olumsuz etkileri konusunda ortaya koydukları görüş ve raporları bulunduğunu aktardı.

Kılıçdaroğlu, “Artvin halkı boşuna kendi ormanına, kendi canlılarına sahip çıkmıyor. Sadece onlar değil, herkes sahip çıkıyor. Kim sahip çıkmıyor? Sadece bir kişi, milletin anasına küfreden kişi. Kim onun yanında? AKP ve kadroları onun yanında. Artvinlileri bu nedenle havuz medyası terörist ilan etti. Hangi partiye oy verirse versin bütün Artvinlileri Türkiye’nin bir numaralı vatanseveri ilan ediyorum” diye konuştu. Son bilirkişi raporunun bölgede maden faaliyeti yapılması halinde 50 bin 300 ağacın kesileceğini bildirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sizde nasıl bir vicdan, ahlak, tabiata saygı var? 50 bin 300 ağaç. ‘Yerine yenilerini dikeceğiz.’ Peki canlıları da oraya taşıyabilecek misiniz? Yazık, günah değil mi? Artvinli kadınları copladılar. Olay Artvin olayı olmanın ötesine geçti. Biz CHP olarak Artvinlileri kucaklıyoruz. Onların yanındayız. Size her türlü desteği vermek bizim namus borcumuzdur. Biraz da bunu AKP açısından doğal karşılıyorum; teröre yardım ve yataklık yapanlar milletin anasına küfredene de yardım ve yataklık yapıyorlar bu faaliyetleriyle.”

‘SİZ ÇOCUK MU KANDIRIYORSUNUZ’

TBMM Genel Kurulunda görüşülen Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı’na da değinen Kılıçdaroğlu, kişisel verilerin AB’nin belirlediği standartlar çerçevesinde korunmasından yana olduklarını vurguladı. Ancak iktidarın alelacele Meclise getirdiği düzenlemenin bu kriterlere uymadığını ve vatandaşın fişlenmesini yasal hale getirmeyi amaçladığını ileri süren Kılıçdaroğlu, batıda kişisel verilerin korunması noktasında sorumluluk üstlenen kurumların tamamının özerk ve bağımsız olduğunun altını çizdi.

Tasarıda, kişisel verilerin korunmasına ilişkin kurulacak komisyonun üyelerinin üçünün Cumhurbaşkanı, dördünün ise Bakanlar Kurulunca atanmasının öngörüldüğüne işaret eden Kılıçdaroğlu, “Yani 7 üyesi de AKP’li olacak, bunun adı da bağımsız olacak. Siz çocuk mu kandırıyorsunuz? Asla doğru değil. Bakın batıdaki standartlar neyse aynısını getirin” dedi. Kılıçdaroğlu, tasarının altıncı maddesine dikkati çekerek, bu maddeyle kişinin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inancı, kılık kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkumiyeti gibi özellikleriyle fişleneceğini ileri sürdü.

Tasarının AB kriterleri ile uyumlu olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, “Bunların amacı AB ile uyumu sağlamak değil. AB’nin bazı kriterlerinden yola çıkarak 78 milyonu fişlemek. Buradan söylüyorum; bu hatadan vazgeçin. Bu hatayı biz Anayasa Mahkemesine götüreceğiz. Anayasa Mahkemesinden sonra gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götüreceğiz” şeklinde konuştu.

‘NEDEN İSMİNİ AÇIKLAMIYORSUN’

Türkiye’nin cumhuriyet tarihinin en derin yönetim krizini yaşadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, Ankara’da meydana gelen terör saldırısına değindi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Devletin ilgili organı uyarıyor, MİT Emniyete, ‘Önümüzdeki günlerde şu terör örgütü, askerlerin yoğun olduğu yerlerde eylem yapacaktır, önlem alın’ diyor. Önlem alınıyor mu? Önlem sıfır. Kim önlem alacak? Siyasetçi talimat verecek, bürokrat da önlem alacak. Ankara’nın göbeğinde bomba patlıyor, 29 vatandaşımız hayatını kaybediyor. Bu terörist 2 bin 850 kilometre yol katediyor Türkiye’de. Kimse dokunmuyor, trafik cezası da yediği halde. 43 ili geziyor. 22 kişiyle telefon konuşması yapıyor terör eylemini nasıl gerçekleştireceği konusunda. Peki bu süre içinde ne oluyor? Hiçbir şey olmuyor. Bomba patladıktan sonra apar topar, yıldırım hızıyla isim veriliyor, ‘Şu kişi, Suriye vatandaşı, geldi bombayı, attı. Biz demedik mi biz haklıyız bak, Suriyeli, şu terör örgütüne mensup kişi’ diye çıkıp açıklama yaptı. Kim yaptı? Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı yaptı.”

Patlamanın ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “Patlama sesi duyduk, inceleyeceğiz” şeklinde bir açıklama yaparak ilk tepkisini ortaya koyduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, bazı bakanların da konuya ilişkin ilk açıklamalarına dikkati çekti. Kılıçdaroğlu, bakanların görev ve sorumluluğunun olayın doğrusunu araştırmak olduğunu belirterek, “Senin emniyet teşkilatına yazı yazıldı, terör örgütünün adı verildi. Sen o terör örgütünü neden koruyorsun? Neden ismini açıklamıyorsun? Sen o terör örgütünün ismini kamuoyuyla paylaşmadığın andan itibaren o terör örgütüne yardım ve yataklık yapıyorsundur” dedi.

Hükümet Sözcüsünün ise olay sonrasında yaptığı açıklamada “Bu bombayı patlatanlar; orada bu akşam vefat eden, şehit olan kardeşlerimizi tesadüfen seçtiler” dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“MİT, Emniyete bildiriyor, örgütün adını veriyor, ‘TAK diye bir örgüt’ diyor. ‘Askerin yoğun olduğu yerlerde patlatacaklar’ diyor, kentlerin ismini de veriyor. Beyefendi çıkıyor, ‘Bu terör örgütü orayı tesadüfen seçti’ diye açıklama yapıyor. Ne tesadüfü kardeşim? Bilinçli olarak adam geldi, bombayı patlattı, orada pek çok insan hayatını kaybetti. Acı olan şu, arkadan büyükelçileri çağırdılar, dediler ki ‘Bunu şu terör örgütü yaptı, Suriyeli birisi yaptı.’ Biz doğruyu nereden öğrendik? Terör örgütünün yaptığı açıklamadan, bombayı patlatanın babasından öğrendik. Şu olabilir; ‘Suriyeli veya Türkiyeli ne fark eder, terörist , teröristtir.’ Tamam. Ama sen doğru açıklama yapmak zorundasın millete. ‘Ne fark eder hangi terör örgütü?’ Çok şey fark eder. Davet ettikleri büyükelçilerden hiçbirisi Türkiye’nin yaptığı açıklamaya inanmadılar. Yanlış açıklamayı kim yapıyor? Bu ülkenin Başbakanı, Cumhurbaşkanı yapıyor. Zaten sorun orada. Bir ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı kendi halkına, milletine doğruları söylemez, onları kandırmaya kalkarsa ve gerçek ortaya çıktığı anda hala koltuğunda oturursa bu millete saygısızlıktır.”

‘NET TUTUM TAKINMASI LAZIM’

Kılıçdaroğlu, CHP olarak terörün bir insanlık suçu olduğunu her zaman söylediklerini kaydederek, “Teröre karşı bütün siyasi partilerin açık, net tutum takınması lazım. Terör konusunda hiçbir siyasi partinin farklı bir görüş beyan etmeye hakkı ve yetkisi yoktur, özellikle parlamento çatısı altındaki bütün siyasi partilerin. Teröristin taziye çadırına gitmek doğru değildir ve bu ülkeye ihanettir. Parlamentoya geleceksin, Türkiye Cumhuriyeti’nden aylık alacaksın, namusun ve şerefin üzerine yemin edeceksin, sonra kalkacaksın teröristi ödüllendirir gibi, terör eylemini özendirir gibi çadırına gideceksin. Kınıyoruz ve kabul etmiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

‘KİMSE KANIN, GÖZYAŞININ ÜZERİNDE OTURAMAZ’

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Ankara’daki terör saldırısında 29 vatandaşın hayatını kaybettiğini, bunun bir siyasi sorumlusunun olması gerektiğini belirtti. Anayasa’da “görev ve siyasi sorumluluk” başlıklı maddenin yer aldığını anımsatan Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu kadar insan hayatını kaybetti, istifa eden bir bakan gördünüz mü? Sorumluluk üstlenip, ‘benim vicdanım sızlıyor, çocuklarıma, torunlarıma hesap veremez hale geldim, ben istifa ediyorum’ diyen erdemli, yürekli, bilgili, namuslu bir bakan gördünüz mü? Sorumluluk almıyorlar” diye konuştu. 

Bakanlar Kurulu’nun kuruluş yasasında yer alan görevlerden birinin “devlet teşkilatının düzenli ve etkili çalışmasını sağlamak” olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, düzenli ve etkili çalışılırsa, saldırının faillerinin zamanında bulunacağını, teröristlerin yakalanacağını savundu. Yasada “teftiş ve denetimin” de bulunduğunu vurgulayan Kemal Kılıçdaroğlu, iktidarın teftiş kurullarını kapattığını ileri sürdü. Başbakanlığın, “iç ve dış güvenlik ile terörle mücadele konusunda, görevli kuruluşlarla ilişkileri yürütmek, gerektiğinde bu kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak” görevinin bulunduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Sevsinler sizi. Ne koordinasyonu sağlıyorlar? Yazı yazıyorlar, ‘Şu örgüt gelip, şuralarda eylem yapacak’ diyorlar. Ne Cumhurbaşkanı ne Başbakan ne diğerlerinin haberleri bile yok. Ne zaman haberleri oluyor? Bomba patladıktan sonra” dedi.

Böyle bir devlet yönetiminin Türkiye Cumhuriyeti tarihinde olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, iktidarın sorumluluk üstlenmediğini iddia etti. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Japonya’da 4 saat sular akmadığı için bir belediye başkanının istifa ettiğini, Türkiye’de yüzlerce insan hayatını kaybederken, bir kişinin istifa etme cesaretini bile göstermediğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, “Aldığınız para haram olsun diyorum, başka ne diyeyim” ifadesini kullandı.

‘YARDIM VE YATAKLIK YAPMIŞLARDIR’

Yüksek ahlaki değerlere sahip olan insanların sorumluluk hissedebileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, yüksek ahlaki değerleri korumak için özellikle “namus ve şeref kavramı” üzerinde durduğunu vurguladı. Namus ve şeref kavramının bile içinin boşaltıldığını, ahlaki değerlerin yozlaştığını savunan Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Sorumluluk, ahlaki değerlerle yerine getirildiğinde bir anlam ifade eder. Sorumluluk, kararlılık ister. ‘Ben sorumluysam, yasalar, anayasa bana bu görevi verdiyse, kararlılıkla görevimi yaparım ve benim görev alanıma bir başkasının müdahale etmesine asla izin vermem’ demesi lazım. Eğer siz vesayet altında olduğunuzu biliyor ve bunu kabul ediyorsanız, boynunuza bir davul asıldıysa, tokmağı başka bir yerdeyse ve siz de yönetici pozisyonundaysanız, hiçbir anlamı yoktur bunun. Sizin boynunuzdaki davulu çalarlar, siz sadece dinlersiniz ve sadece kulaklarınız rahatsız olur. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin geldiği nokta budur. Sayın Davutoğlu’nun boynunda kocaman bir davul var, tokmak ise kimin elinde belli değil. Yetki gaspına nasıl izin veriyorsunuz? Başbakansınız siz? Yetki gaspına izin verdiğiniz zaman Türkiye’de yönetim sıfırlanmış olur, geldiğimiz nokta budur. Bu anlayış, oy veren vatandaşlarımı tenzih ediyorum, iktidarın, teröre yardım ve yataklık yapması sonucunu doğurur. AKP Hükümeti, Bakanları ve Başbakanı, daha önceki bakanlar ve başbakanlar da dahil, terör örgütlerine açıkça yardım ve yataklık yapmışlardır. Bugün Türkiye kan gölüne dönmüşse, bu yardım ve yataklık sebebiyle.”
Kılıçdaroğlu, iktidarın, “terör örgütlerine dokunmayın” dediğini, 2014 yılı rakamlarına göre, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 290 kez “teröristlere müdahale etmek istiyorum” diye yazı yazmasına rağmen, 282’sine “Hayır, dokunmayın” talimatı geldiğini ileri sürdü.

‘BAŞKAN OLAMAYACAKSIN’

Kemal Kılıçdaroğlu, oy kullanan, AK Parti’ye oy veren vatandaşlara, “Türkiye’yi bu hale getiren, kan gölüne çeviren, terör örgütlerine açıkça yardım ve yataklık yapan bu partiye ne zaman kırmızı kart göstereceksiniz? Elinizi vicdanınıza koyun” diye seslendi. “Düzen o kadar bozuldu ki hakem kırmızı kart gösterirdi, şimdi artık oyuncu kırmızı kart gösteriyor. Düzen bu kadar bozuldu. Çark tutmaz oldu bu düzen. Bu düzen, bu ülkeye acıyı ve gözyaşını getiren düzen. Herkesin bunu bilmesi lazım” ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’ın “PKK, 200 bin kilo bomba döşedi” dediğini aktardı.

Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Kimin sayesinde döşedi? Herhalde benim sayemde değil. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı bunlara izin verdi, ‘bombaları döşeyin, istediğinizi yapın, kan ve gözyaşı olsun, insanlar ölsün’ dedi. ‘Sonunda da ben çıkıp millete diyeceğim ki bak insanlar ölüyor, beni başkan yap’. Oynanan oyun budur, herkes bunun farkına varsın. AKP yönetimi ile PKK iş birliği halindedir, açıkça söylüyorum. Versinler mahkemeye, vermezseniz namertsiniz. Hepsini ispat edeceğim. Kimse kanın, gözyaşının üzerine oturamaz. Kimsenin buna hakkı ve yetkisi yoktur. ‘Demokrasi, demokrasi…’ elbette demokrasi. Kanı ve gözyaşını bir seçenek olarak milletin önüne koymayı asla kabul etmiyoruz.”

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, PKK’nın mahkemeler, vergi daireleri, askere alma daireleri kurmasına, trafik kontrolleri yapmasına, şehirleri cephaneliğe dönüştürmesine rağmen, Hükümet kanadından ses çıkmadığını ileri sürerek, “Niye ses yok? Tek hedefleri var, ‘Milletin önüne acıyı, kanı, gözyaşını koyacağız, ondan sonra da ben başkan olacağım’ diyor. Sen başkan olamayacaksın kardeşim, bu milletin kanında boğulacaksın sen” diye konuştu.

‘MİLLET NİYE KAOSU SEÇSİN’

7 Haziran’daki seçimin ardından, “havuz medyası ile AK Parti kadrolarının”, “Türkiye kaosu seçti” açıklamaları yaptığını anlatan Kılıçdaroğlu, “Yahu millet oy kullandı, niye kaosu seçsin? 1 Kasım’da seçime gidiyoruz tekrar, ‘Bize oy verin, yeni şehitler gelmesin’. Vatandaş da ‘peki kardeşim, oy verelim, gelmesin.’ Her gün şehitler geliyor. Bu şehitlerin sorumlusu kim? Bu ülkeyi yönetemiyorlar” dedi. Üreticinin perişan olduğunu savunan Kemal Kılıçdaroğlu, alınterinin, emeğinin karşılığını alamayanlardan, “AK Parti’ye oy veren vatandaşları ikna etmelerini” istedi. Sütün, koladan daha ucuz olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Korkmayın arkadaşlar, hiç korkmayın. Allah’tan başka korkacağımız hiçbir şey yok” diye konuştu.

Türkiye’nin Suriye politikasının 180 derece değişmesi gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, kendi ülkesinin çıkarlarını, uluslararası pazarda, kendi çıkarının altında görenlerin, ülkeyi Ortadoğu bataklığının bir parçası haline getirenlerin, bu politikaya destek verenlerin devlet adamı olamayacağını bildirdi.
“Durup dururken niye Suriye’nin içişlerine karışıyoruz” diye soran Kılıçdaroğlu, “Emevi Camisi’nde namaz kılacaklar, buyurun gidin bakalım namaz kılabiliyor musunuz? Namaz kılmaya gideceklerdi, 2,5 milyon Suriyeli geldi. Şimdi diyorlar ki ‘Bu Suriyeliler niye geliyor?” dedi.

Rusya ile ABD’nin anlaştığını, düşmanlıkların sona erdirilmesi için koşulların belirlendiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, bu anlaşmada Türkiye’nin adının dahi okunmadığını kaydetti. Türkiye’nin kanla, göz yaşıyla kurulduğunu vurgulayan Kemal Kılıçdaroğlu, “Ortadoğu’nun en itibarlı devletiydik, şimdi en itibarsız devletiyiz. Oradaki kabile reisleri bile Türkiye Cumhuriyeti’ne kafa tutuyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün, İsmet İnönü’nün, Kurtuluş Savaşı gazilerinin, şehitlerinin emin olun kemikleri sızlıyor. Böyle bir tabloyu asla kabul etmiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Hazreti Ömer’in “Fırat’ın kenarında bir koyun kaybolsa, onun sorumluluğu bana aittir” dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, “Bırakın koyunun kaybolmasını, her gün şehitlerimiz geliyor. Sorumluluğu kim üstlenecek? Kimin sorumluluğunda? Bir de sözde Müslüman geçiniyorlar. Sizin Müslümanlık anlayışınız bu mu? Her gün şehitler geliyor, içinizde bir namuslu adam çıkıp da ‘yeter artık, ben istifa ediyorum’ demeyecek mi” diye konuştu. Öte yandan, grup toplantısına katılan Antalya Milletvekili Deniz Baykal, gazetecilerin, CHP yönetimine yönelik eleştirilerine ilişkin sorularını yanıtlamadı.

Kalp Krizinin Belirtileri

Posted: 23 Feb 2016 03:49 AM PST

Kalp Krizinin Belirtileri

 

kalp_krizinin-belirtileri-nelerdir

Kalp Krizinin Tanımı

Kalp krizi, kalbin yeteli oksijeni alamayarak ölmesine denir. insanın günlük çalışma hızına göre kalp çok yorulur veya az yorulur ama bu çalışma hızı kalbin oksijen ihtiyacını belirler. Vücut aldığı oksijeni kalbin damarları olan koroner damarlara getirir eğer bu damarlarda daralma veya tıkanıklık varsa kalp yeterli oksijeni alamadığından beslenemez beslenemeyen oksijensiz kalan kalp dokusu ölür ve kanı pompalayamaz hale gelir. Sonucunda ise kalp krizi meydana gelir.

Daha önce kalp krizi geçiren hastalarda ölü doku tekrar yerine gelmez orada yara tabakası olarak kalır. Gençlerde kalp krizi çok görülmeyen bir olaydır ancak her insanın kalbine bakımına göre değişir yaşlı kadın ve erkeklerde daha sık görülür. Kalp krizinin nedenleri vücudun herhangi bir yerinde oluşan pıhtının koroner damarları tıkaması, kronik hastalıklar, yüksek kolesterol, sigara kullanımı sonucu oluşan damar tıkanıkları gibi nedenleri vardır.

Kalp krizinin belirtileri

1. Göğüs kısmında yeri tam tespit edilemeyen sıkışma ile birlikte şiddetli ağrı meydana gelir.
2. Meydana gelen ağrı sol kola ve çeneye doğru yayılır.
3. Oluşan ağrı hareket ettikçe artar çünkü enerji harcadığınız için kalp daha fazla oksijen ihtiyacı duyacaktır. Dinlenme pozisyonuna geçerseniz ağrı azalır ancak tamamen geçmez. Bu ağrı yarım saatten fazla sürebilir.
4. oluşan ağrı ile birlikte soğuk soğuk terleme meydana gelir
5. Terleme olduktan sonra mide bulantısı oluşur.
6. Son olarak nefes darlığı oluşur.

Bazı insanlarda kalp krizi hiç belirti göstermeye bilir . Özellikle diyabet ( şeker ) hastası iseniz kalp krizi belirtileri, nefes darlığı ve soğuk terleme ile meydana gelir. Bazı hastalar ise mide ülseri ve pankreatit ağrısı ile karıştırılabilir. Eğer ülseriniz varsa her ağrıyı kalp krizi olarak düşünmemeniz gerekir.

Antep Kuşatması (Belgesel)

Posted: 22 Feb 2016 09:28 PM PST

 

Antep Kuşatması (Belgesel)

antep-harbi

Antep Kuşatması, Kuva-yi Milliye ile Fransa arasında olan, Kuva-yi Milliye’nin 10 ay süren direnişinin ardından 9 Şubat 1921 tarihinde şehrin Fransızların eline geçmesiyle sonuçlanan kuşatma. Kuşatma sırasında Fransız ordusu 70.000-80.000 kadar top mermisi ile şehri bombardımana tutması sonucu 8.000 bina harap oldu ve bir o kadar bina da hasar gördü. 6.000 üzerinde Türk (çoğu sivil) öldü.

gaziantep-kusatmasi-eski-resimler

Antep Harbı Belgeseli

Gaziantep Unesco Kutlaması

Posted: 22 Feb 2016 05:15 PM PST

Gaziantep Unesco Kutlaması

Gaziantep-Unesco Kutlamasi-2

UNESCO tarafından 33 ülkeden 47 şehrin içinde yer aldığı "Dünya Yaratıcı Şehirler Ağı"na gastronomi kategorisinde dahil edilen Gaziantep'in başarısı, İstanbul Çırağan Kempinski'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve UNESCO temsilcisi Timothy Curtis'in katıldıkları özel bir protokol yemeği ile kutlandı.

Fatma Şahin ve Vali Yerlikaya protokol yemeğinde yaptıkları konuşmalarda Gaziantep'in gastronomi dalında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) "Yaratıcı Şehirler Ağı"na dahil edilmeye hak kazanmasının önemini ve ilerleyen aşamalarda hayata geçirilecek faaliyetleri anlattılar.

DÜNYANIN LEZZET BAŞKENTİ OLMAYI AMAÇLIYORUZ

Gaziantep-Unesco Kutlamasi

Şahin, konuşmasında şu sözleri kaydetti:

"Gaziantep mutfağı; Türk ve dünya mutfakları arasında ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Nineden toruna bir miras niteliğinde öğretilen yemeklerin ve tatlıların yapımında kullanılan malzemelerin seçimindeki titizlik, hazırlama ve pişirmede gösterilen beceri, yemeklerin yapımında kullanılan ve yemeklere değişik bir lezzet veren baharatlar, salçalar, soslar ve karışımlar, Gaziantep yemekleri ve tatlılarının şöhrete kavuşarak aranılan bir damak tadı olmasına neden olmuştur. Eşsiz lezzetlerden oluşan bu zengin mutfakta yaklaşık 500 çeşit yemek türü yer almaktadır. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, lezzeti ile damaklarda unutulmaz tatlar, belleklerde güzel hatıralar bırakan bu kültür mirasını hak ettiği şekilde dünyaya tanıtmak ve gelecek nesillere aktarmak için gastronomi alanında UNESCO'nun Yaratıcı Şehirler Ağı'na başvuruda bulunmuştur. Yoğun lobi ve tanıtım çalışmaları sonucunda Gaziantep, gastronomi alanında UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı üyeliğine, 11 Aralık 2015 tarihi itibariyle hak kazanmış oldu. Bu alanda Türkiye’nin öncü şehri sıfatını da ayrıca elde etti. "Dünya Gastronomi Kenti" olarak tescillenen Gaziantep, kazandığı bu yeni kimlik ve unvan ile gastronomi turizminin de yükselen yıldızı olacaktır."

GAZİANTEP SOFRASI BİR SANAT ESERİDİR

Vali Yerlikaya da geleneksel mutfak kültürünü koruyup yaşatmanın herkesin görevi olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Gaziantep, gastronomi dalında Yaratıcı Şehirler Ağı'na dâhil edilen 18 şehirden biri oldu. Dünyada turistik seyahat yapan insan sayısı 1 milyar kişiyi aşmış bulunuyor. Araştırmalar turistlerin seyahat planlarında yeme içmenin yüzde 88 oranında belirleyici olduğunu gösteriyor. Turist tercihleri dikkate alındığında, kazandığımız bu unvanla yarıştığımız dünya şehirleri arasında artık bir adım öndeyiz. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Halep'e bağlı bir sancak olan Gaziantep'in mutfağı aynı zamanda Halep'in de mutfağıdır. Gaziantep, Haleplilerin de sofrasıdır. Türklerin, Türkmenlerin, Arapların, Kürtlerin, Ezidilerin, Müslümanların, Hristiyanların, Yahudilerin sofrasıdır. Gaziantep sofrası, sadece bir şehir değil, bir insanlık sofrasıdır. Bizde sofra, paylaşmanın olduğu kadar, barışın kaynağı ve sonucudur. Bizim sofralarımız, iki kişinin doyduğuyla üçüncü de doyar anlayışıyla kurulur. Sofralarımızın bereketi paylaştıkça artar. Her biri büyük bir irfanın eseri olan yemeklerimizi sanat eseri olarak görüyoruz. Hiçbir sanatçı, eserini kendisi için yapmaz. Çünkü bir başkasıyla paylaşılmayan sanat eserinin anlamı olmaz. Bu eserleri ne kadar çok kişi ile paylaşırsak, eserlerimiz o kadar anlam kazanacak. Dünya Gastronomi Kenti olmayı, sadece yemek sanatımızı değil, irfanımızın ürettiği yaşam sanatını da dünya ile paylaşmak için bir fırsat olarak görüyoruz."

UNESCO temsilcisi Timothy Curtis de bu yıl 33 ülkeden 47 şehrin UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'nın yeni üyeleri olarak belirlendiğini ve onlardan birinin de Gaziantep olduğunu belirterek "UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı, ruhu olan bir yapıdır. Bu yıl Gaziantep de kültürü ve tarihinin yansıdığı mutfağıyla gastronomi listesine girmiştir. Gaziantep'in bu başarısını kutluyorum" dedi.

GAZİANTEP'İN BAŞARISINI DİĞER ŞEHİRLERDEN DE BEKLİYORUM

Gaziantep-Unesco Kutlamasi-3

Kutlama yemeğine eşi Emine Erdoğan ile katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da "Öncelikle Gaziantep'i ve Gaziantepli kardeşlerimizi aldıkları unvandan dolayı tebrik ediyorum. UNESCO'nun Gaziantep'i bu seçmesinden memnuniyet duyuyorum" diye başladığı konuşmasına şöyle devam etti:

"Gaziantep bu başarıyı çok fazla hak ederek aldı. Bir şehir düşünün ki kendine has 500 yemeği olsun. Bu rakam, dünyada şehirlerle değil ülkelerle boy ölçüşecek bir rakamdır. Gaziantep'te yemeklerin çeşidinin yanı sıra yapılışı da kendine özel. Örneğin yuvarlama, salça gibi bir sürü yemek ve malzemeyi, kadınlar bir araya gelerek yapıyor. Yani Gaziantep'te yemek yapmak aynı zamanda birliği beraberliği de geliştiren bir konu. Gaziantep mutfak kültürü, şehrin zenginliğinin sadece bir kısmıdır. Gaziantep, kadim dönemlerden beri bölgede kurulmuş tüm medeniyetlerin ve devletlerin birikimlerinin getirdiği zenginlik üzerinde oturuyor.

Gaziantep'te, nesilden nesile aktarılan bu yemekleri yaşattıkları için güzel yemek yapan ev kadınlarına şükranlarımı sunuyorum. Bu unvanı almak için çalışan çabalayan bütün kurumlarımızı ve sivil toplum kuruluşlarımızı tebrik ediyorum.

Ülkemizin her bölgesinde, pek çok şehrinde zengin mutfaklar vardır. Üstelik hiçbiri taklit, kopya değildir. Hepsi malzemesiyle, tadıyla, sunumuyla kendine özgüdür. Televizyonlarda bir sürü yarışma programları var. Bunların bir kısmı faydalı olabilir ama bir kısmının anlamsız olduğunu görüyoruz. Bunların yerine Gaziantep başta olmak üzere geleneksel mutfağımızı öğreten yemek programları yapılsa inanıyorum ki çok daha ilgi çeker ve faydalı olur."

Gaziantep-Unesco Kutlamasi-1

UNESCO'nun Yaratıcı Şehirler Ağı'nda gastronomi dışında el sanatları, sinema, edebiyat, müzik gibi diğer kategorilerin de olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Gaziantep'in gastronominin yanı sıra örneğin el sanatları, müzik gibi diğer başlıklarda da başarılı olduğuna inanıyorum. Gaziantep, gastronomi alanında aldığı bu unvanla rüştünü ispat etti. Ben diğer şehirlerimizden de benzer başarıları beklediğimi özellikle belirtmek isterim" diye konuştu.

Gaziantep mutfağının en seçkin örneklerinin İstanbul'daki Gaziantepli şefler tarafından hazırlandığı ve Çırağan Oteli mutfak ekibinin özel sunumlarıyla servis edildiği akşam yemeğine, Gaziantep'i Geliştirme Vakfı GAGEV adına Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ev sahipliği yaptı. Geceye katılanlar arasında Claudia Roden, Faye Levy, Charles Perry, gibi gastronomi alanında uluslararası üne sahip gazeteci ve araştırmacılar, UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'nda yer alan diğer kentlerin temsilcileri, yerli ve yabancı şefler, akademisyenler, Bülent Ersoy, İbrahim Tatlıses, Gülben Ergen, Murat Dalkılıç, Engin Altan Düzyatan gibi sanatçılar, kanaat önderleri ve gastronomi alanındaki STK temsilcileri yer aldı.

Protokol yemeğinde davetlilerin beğenisine sunulan ve Gaziantep gastronomi kültürünün en değerli öğelerini barındıran yöresel yemekler arasında Arap köfte, kabaklama, ekşili taraklık, incikli firik pilavı, baklava ve zerdeli sütlaç gibi lezzetler yer aldı.

Dev Proje Gaziray

Posted: 22 Feb 2016 04:12 PM PST

 

Dev Proje Gaziray

gaziray

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde hayata geçecek olan Gaziray için de çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. Metro standardında kent içi toplu taşımacılık sistemi olan GAZİRAY, yolcu talebinin her geçen gün arttığı iki sanayi bölgesi Başpınar ile Mustafa Yavuz arasında, 25 km uzunluğunda 17 istasyonla hizmet verecek.

Gaziray 11 Mart’ta ihale yapılacak

 

gaziray-2

Gaziray Güzergahı

Küçük sanayi sitesi ile organize sanayi sitesini birbirine bağlayan güzergah üzerinde yeni stadyum, otogar ve yeni yerleşim alanları bulunacak. Klima ve güvenlik sistemi başta olmak üzere, her türlü konfora sahip banliyö dizilerinin hizmet vereceği proje, nüfusu 2 milyona ulaşan Gaziantep’in kent içi ulaşımına önemli katkı sağlayacak.

Gaziray Projesi

Mevcut ve planlanan demiryolu hatlarıyla ve diğer ulaşım modları ile entegre olacak Gaziray’da ilk etapta günde 100 bin kişi taşınması hedefleniyor. Projenin alt ve üst yapı inşaat ihalesi 11 Mart’ta Ankara TCDD Genel Müdürlüğü’nde yapılacak. 2017’de tamamlanacak

Belediye tarafından işletilecek olan hattın 2017 yılı sonunda tamamlanması planlanıyor.
Nüfusun yüzde 80’inin merkezde yaşadığı Gaziantep’in kent içi ulaşım sorununa çağdaş bir çözüm sunacak Gaziray hayata geçtiğinde kentin yaşanılırlık düzeyi yükseltilecek.